REMZİ'DE ÇOK SATANLAR

15-21 Nisan 2024
TÜRKÇE
İNGİLİZCE
2023
TÜRKÇE
  1. Yeni Ekonomi

    Mahfi Eğilmez

      (Remzi Kitabevi)
  2. Labirent: Batı ve Hasımları

    Amin Maalouf

      (Yapı Kredi Yayınları)
  3. Havala

    Murat Ağırel

      (Kırmızı Kedi Yayınları)
  4. Verdâ

    Nilüfer Köylüoğlu

      (Remzi Kitabevi)
  5. Baron İstilası

    Timur Soykan

      (Kırmızı Kedi Yayınları)
  6. Atomik Alışkanlıklar

    James Clear

      (Pegasus Yayınları)
  7. Gece Yarısı Kütüphanesi

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
  1. Dune

    Frank Herbert

      (Hodder & Stoughton)
  2. Icebreaker

    Hannah Grace

      (Simon & Schuster)
  1. Botter Apartmanı

    Ayşe Övür

      (Remzi Kitabevi)
  2. Gece Yarısı Kütüphanesi

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
  3. Atomik Alışkanlıklar

    James Clear

      (Pegasus Yayınları)
  4. SS

    Barış Pehlivan-Barış Terkoğlu

      (Kırmızı Kedi Yayınları)
  5. Lizbon'a Gece Treni

    Pascal Mercier

      (Sia Yayınları)
  6. Dört Anlaşma

    Don Miguel Ruiz

      (Ötesi Yayıncılık)
  7. Zamanı Durdurmanın Yolları

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
İyi bir kitap hakiki bir hazinedir.

John Milton
Siper Mektupları
ISBN: 978-975-14-1661-2
Sayfa Sayısı: 264
Ebat: 134 x 198 mm
Fiyatı: 182.50 TL


Siper Mektupları

Necati İnceoğlu



"Çanakkale 100. Yıl 1915-2015"

Bu kitaptaki Türk, Anzak, İngiliz ya da Alman son gaziler de aramızdan ayrıldı, artlarında anılarını bırakarak. O yıllarda yazdıkları mektuplarda ve yıllar sonra onlarla yapılan söyleşilerde, savaşın dehşetine rağmen, sevgiden, dostluktan ve doğanın yaşam mesajından söz ediyorlardı. Bu kitap bu insancıl bakışı yansıtıyor. Onların yaklaşımı tarihin, düşmanlıklar, silahların gücü ya da savaşlardaki kayıp ve kazançlar üzerine değil, barışçı bir gözle de yazılabileceğini düşündürüyor.

On altı yaşındayken, yaşını büyüterek savaşa gönüllü katılan, ama sonra annesine, “Anneciğim sabahleyin uyandığımda siperimin önünde bir gelincik çiçek açmıştı,” diye yazan genç Anzak, ardında sevgi dolu bir mektup bırakmıştı. Siperlerde aynı kaderi paylaşanlar bir Türk, bir İngiliz ya da bir Anzak, savaşın acımasız bakışını bir kenara bırakıp doğayı, insanları ve olup bitenleri kendi gözleriyle görmekteydi. “... gün ağarmak üzere, bir ağustosböceği uzaktan uzağa ötüyor. Biraz sonra onun sesi makineli tüfeklerin sesine karışacak...”